Proje Yöneticileri İçin Ekonomik Rüzgarlar: Bilmeniz Gerekenler ve Kaçırmamanız Gereken Fırsatlar

webmaster

**

Bustling Istanbul bazaar, vibrant colors, spice stalls, shoppers haggling, Turkish flags.

**

Proje yöneticisi olarak başarılı olmak, sadece projeleri zamanında ve bütçe dahilinde tamamlamakla kalmıyor, aynı zamanda küresel ve yerel ekonomik trendleri anlamaktan da geçiyor.

Ekonomik dalgalanmalar, proje finansmanından kaynak tedarik zincirlerine kadar her şeyi etkileyebilir. Günümüzün belirsiz ortamında, makroekonomik faktörleri ve onların potansiyel etkilerini öngörmek, proaktif karar verme ve risk yönetimi için kritik öneme sahip.

Enflasyon oranları, faiz oranları, döviz kurları ve hatta siyasi istikrar gibi faktörler projelerin kaderini belirleyebilir. Bu karmaşık dünyada yolunuzu bulmak için güncel kalmak ve ekonomik göstergeleri doğru yorumlamak gerekiyor.

Aşağıda, proje yöneticilerinin mutlaka bilmesi gereken ekonomik trendleri ve gelecekteki olası senaryoları derinlemesine inceleyelim.

Proje yöneticisi olarak başarılı olmak, sadece projeleri zamanında ve bütçe dahilinde tamamlamakla kalmıyor, aynı zamanda küresel ve yerel ekonomik trendleri anlamaktan da geçiyor.

Ekonomik dalgalanmalar, proje finansmanından kaynak tedarik zincirlerine kadar her şeyi etkileyebilir. Günümüzün belirsiz ortamında, makroekonomik faktörleri ve onların potansiyel etkilerini öngörmek, proaktif karar verme ve risk yönetimi için kritik öneme sahip.

Enflasyon oranları, faiz oranları, döviz kurları ve hatta siyasi istikrar gibi faktörler projelerin kaderini belirleyebilir. Bu karmaşık dünyada yolunuzu bulmak için güncel kalmak ve ekonomik göstergeleri doğru yorumlamak gerekiyor.

Aşağıda, proje yöneticilerinin mutlaka bilmesi gereken ekonomik trendleri ve gelecekteki olası senaryoları derinlemesine inceleyelim.

Döviz Kurlarındaki Dalgalanmalar ve Proje Bütçelerine Etkisi

proje - 이미지 1

Döviz kurları, özellikle uluslararası projelerde, maliyetleri önemli ölçüde etkileyebilir. Örneğin, bir projede kullanılan malzemelerin çoğu ithal ediliyorsa, Türk Lirası’nın (TRY) değer kaybetmesi, proje bütçesini beklenmedik şekilde artırabilir.

Bu durumu yönetmek için, proje yöneticileri döviz kuru riskini azaltma stratejileri geliştirmelidir. Benim tavsiyem, mümkün olduğunca yerel tedarikçilerle çalışmak ve döviz kuru değişimlerine karşı hassas olmayan malzemeleri tercih etmektir.

Ayrıca, döviz kuru riskini hedge etmek için vadeli işlem sözleşmeleri veya opsiyonlar gibi finansal araçlar da kullanılabilir. Unutmayın, küçük görünen bir kur farkı, büyük projelerde ciddi maliyet aşımlarına neden olabilir.

Döviz kurlarındaki dalgalanmaların proje bütçelerine etkisini yakından takip etmek, projenin finansal sağlığını korumak için hayati önem taşır.

Döviz Kuru Riskini Azaltma Yolları

Döviz kuru riskini azaltmak için birkaç strateji mevcuttur. Bunlardan ilki, mümkün olduğunca yerel para biriminde işlem yapmaktır. Örneğin, Türkiye’de yürütülen bir projede, tedarikçilerle TRY üzerinden anlaşmalar yapmak, döviz kuru riskini ortadan kaldırır.

İkinci olarak, vadeli döviz sözleşmeleri veya opsiyonlar kullanarak kur riskini hedge edebilirsiniz. Bu finansal araçlar, gelecekteki bir tarihte belirli bir kurdan döviz alım veya satım yapma hakkı tanır.

Üçüncü olarak, döviz kuru değişimlerine karşı hassas olmayan malzemeleri tercih edebilirsiniz. Örneğin, ithal bir malzeme yerine yerli bir alternatifi kullanmak, kur riskini azaltabilir.

Son olarak, proje bütçesine döviz kuru dalgalanmalarını hesaba katan bir risk marjı ekleyebilirsiniz.

Döviz Kurlarını Etkileyen Faktörler

Döviz kurlarını etkileyen birçok faktör vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:1. Enflasyon: Yüksek enflasyon, para biriminin değer kaybetmesine neden olabilir.

2. Faiz Oranları: Yüksek faiz oranları, yabancı yatırımcıları çekerek para biriminin değerini artırabilir. 3.

Cari Hesap Açığı: Yüksek cari hesap açığı, para biriminin değer kaybetmesine neden olabilir. 4. Siyasi İstikrar: Siyasi istikrarsızlık, yatırımcıların güvenini azaltarak para biriminin değerini düşürebilir.

5. Merkez Bankası Politikaları: Merkez bankasının para politikaları, döviz kurlarını etkileyebilir.

Enflasyonun Proje Maliyetlerine ve Satın Alma Gücüne Etkisi

Enflasyon, proje maliyetlerini doğrudan etkileyen bir faktördür. Özellikle uzun vadeli projelerde, malzeme fiyatlarındaki artışlar, işçilik maliyetlerindeki yükseliş ve diğer giderlerdeki enflasyon kaynaklı artışlar, proje bütçesini ciddi şekilde zorlayabilir.

Bu nedenle, proje yöneticileri enflasyon oranlarını yakından takip etmeli ve proje bütçelerini enflasyon beklentilerine göre ayarlamalıdır. Benim tavsiyem, enflasyona endeksli sözleşmeler yapmak ve tedarikçilerle uzun vadeli fiyat anlaşmaları yapmaktır.

Ayrıca, proje maliyetlerini kontrol altında tutmak için sürekli olarak verimliliği artırmaya yönelik çalışmalar yapmak da önemlidir. Satın alma gücündeki azalma, proje çalışanlarının motivasyonunu ve performansını olumsuz etkileyebilir.

Bu nedenle, çalışanların maaşlarını enflasyon oranında artırmak veya onlara enflasyonun etkisini azaltacak ek faydalar sunmak önemlidir. Aksi takdirde, yetenekli çalışanlarınızı kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabilirsiniz.

Enflasyona Karşı Korunma Stratejileri

Enflasyona karşı korunmak için birkaç strateji mevcuttur. Bunlardan ilki, enflasyona endeksli sözleşmeler yapmaktır. Bu tür sözleşmelerde, fiyatlar enflasyon oranına göre otomatik olarak ayarlanır.

İkinci olarak, tedarikçilerle uzun vadeli fiyat anlaşmaları yapabilirsiniz. Bu anlaşmalar, belirli bir süre boyunca fiyatların sabit kalmasını sağlar.

Üçüncü olarak, proje maliyetlerini kontrol altında tutmak için sürekli olarak verimliliği artırmaya yönelik çalışmalar yapabilirsiniz. Örneğin, daha verimli ekipmanlar kullanmak, iş süreçlerini optimize etmek veya çalışanların eğitimine yatırım yapmak verimliliği artırabilir.

Son olarak, proje bütçesine enflasyon beklentilerini hesaba katan bir risk marjı ekleyebilirsiniz.

Türkiye’deki Enflasyonun Güncel Durumu

Türkiye’de enflasyon son yıllarda önemli bir sorun olmuştur. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, 2024 yılı Mayıs ayı itibarıyla yıllık enflasyon oranı %75,45 olarak gerçekleşmiştir.

Bu yüksek enflasyon oranı, proje maliyetlerini önemli ölçüde artırmakta ve satın alma gücünü azaltmaktadır. Bu nedenle, Türkiye’de faaliyet gösteren proje yöneticilerinin enflasyonu yakından takip etmesi ve gerekli önlemleri alması hayati önem taşımaktadır.

Faiz Oranlarındaki Değişikliklerin Proje Finansmanına Etkisi

Faiz oranları, proje finansmanının en önemli unsurlarından biridir. Faiz oranlarındaki artışlar, proje finansmanının maliyetini artırarak projelerin karlılığını azaltabilir veya hatta bazı projeleri tamamen fizibil olmaktan çıkarabilir.

Bu nedenle, proje yöneticileri faiz oranlarını yakından takip etmeli ve proje finansman stratejilerini faiz oranlarındaki değişikliklere göre ayarlamalıdır.

Benim tavsiyem, sabit faizli kredi kullanmak veya faiz oranlarını hedge etmek için finansal araçlar kullanmaktır. Ayrıca, proje finansmanı için alternatif kaynaklar araştırmak da önemlidir.

Örneğin, devlet teşvikleri, hibe programları veya özel sermaye fonları gibi kaynaklar, proje finansmanının maliyetini azaltabilir. Faiz oranlarındaki düşüşler ise proje finansmanının maliyetini azaltarak projelerin karlılığını artırabilir.

Ancak, faiz oranlarındaki düşüşler aynı zamanda enflasyonun yükselmesine de neden olabilir. Bu nedenle, faiz oranlarındaki değişikliklerin proje finansmanına etkisini değerlendirirken, enflasyon riskini de göz önünde bulundurmak gerekir.

Faiz Oranı Riskini Yönetme Yolları

Faiz oranı riskini yönetmek için birkaç strateji mevcuttur. Bunlardan ilki, sabit faizli kredi kullanmaktır. Sabit faizli kredilerde, faiz oranı kredi süresi boyunca sabit kalır, bu da faiz oranı riskini ortadan kaldırır.

İkinci olarak, faiz oranlarını hedge etmek için finansal araçlar kullanabilirsiniz. Örneğin, faiz oranı swapları veya faiz oranı kapları kullanarak gelecekteki faiz oranlarını sabitleyebilirsiniz.

Üçüncü olarak, proje finansmanı için alternatif kaynaklar araştırabilirsiniz. Devlet teşvikleri, hibe programları veya özel sermaye fonları gibi kaynaklar, proje finansmanının maliyetini azaltabilir.

Türkiye’deki Güncel Faiz Oranları

Türkiye’de faiz oranları son yıllarda önemli ölçüde dalgalanmıştır. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), enflasyonu kontrol altına almak amacıyla faiz oranlarını artırmış veya düşürmüştür.

2024 yılı Mayıs ayı itibarıyla TCMB’nin politika faizi %50 seviyesindedir. Bu yüksek faiz oranı, proje finansmanının maliyetini artırmakta ve yatırım kararlarını olumsuz etkilemektedir.

Tedarik Zinciri Sorunlarının Proje Süreçlerine ve Maliyetlerine Etkisi

Tedarik zinciri sorunları, son yıllarda küresel ekonomiyi derinden etkileyen bir faktör olmuştur. Özellikle pandemi döneminde yaşanan kapanmalar, lojistik sorunlar ve hammadde kıtlığı, tedarik zincirlerini ciddi şekilde aksatmıştır.

Bu durum, proje süreçlerini geciktirmiş ve maliyetleri artırmıştır. Proje yöneticileri, tedarik zinciri sorunlarının proje süreçlerine ve maliyetlerine etkisini en aza indirmek için proaktif önlemler almalıdır.

Benim tavsiyem, birden fazla tedarikçiyle çalışmak, stok seviyelerini artırmak ve tedarik zincirini dijitalleştirmektir. Ayrıca, alternatif tedarik yolları araştırmak ve yerel tedarikçilere öncelik vermek de önemlidir.

Unutmayın, tedarik zinciri sorunları sadece maliyetleri artırmakla kalmaz, aynı zamanda projenin itibarını da zedeleyebilir. Bu nedenle, tedarik zinciri riskini yönetmek, projenin başarısı için hayati önem taşır.

Tedarik Zinciri Riskini Azaltma Stratejileri

Tedarik zinciri riskini azaltmak için birkaç strateji mevcuttur. Bunlardan ilki, birden fazla tedarikçiyle çalışmaktır. Tek bir tedarikçiye bağımlı olmak, tedarik zinciri sorunlarına karşı savunmasız hale gelmenize neden olabilir.

İkinci olarak, stok seviyelerini artırabilirsiniz. Yeterli stok bulundurmak, tedarik zinciri aksamaları durumunda üretimi sürdürmenizi sağlar. Üçüncü olarak, tedarik zincirini dijitalleştirebilirsiniz.

Dijitalleşme, tedarik zincirini daha şeffaf ve izlenebilir hale getirerek sorunları daha hızlı tespit etmenize ve çözmenize yardımcı olur. Son olarak, alternatif tedarik yolları araştırabilir ve yerel tedarikçilere öncelik verebilirsiniz.

Lojistik Maliyetlerindeki Artışların Nedenleri

Lojistik maliyetlerindeki artışların birçok nedeni vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:* Yakıt Fiyatlarındaki Artış: Yakıt fiyatlarındaki artış, nakliye maliyetlerini doğrudan etkiler.

* Sürücü Eksikliği: Sürücü eksikliği, nakliye kapasitesini azaltarak maliyetleri artırır. * Limanlardaki Yoğunluk: Limanlardaki yoğunluk, gemilerin bekleme sürelerini uzatarak maliyetleri artırır.

* Pandemi Etkileri: Pandemi, lojistik süreçlerini aksatarak maliyetleri artırmıştır.

Ekonomik Trend Proje Yönetimine Etkisi Önerilen Stratejiler
Döviz Kuru Dalgalanmaları Bütçe aşımları, karlılık azalması Yerel para biriminde işlem yapma, vadeli döviz sözleşmeleri, döviz kuru riskini hesaba katan risk marjı
Enflasyon Maliyet artışları, satın alma gücünde azalma Enflasyona endeksli sözleşmeler, uzun vadeli fiyat anlaşmaları, verimlilik artışı
Faiz Oranı Değişiklikleri Finansman maliyetinde artış veya azalış Sabit faizli kredi, faiz oranı swapları, alternatif finansman kaynakları
Tedarik Zinciri Sorunları Gecikmeler, maliyet artışları, itibar kaybı Çoklu tedarikçi, stok seviyesi artışı, tedarik zinciri dijitalleşmesi

Teknolojik Gelişmelerin Proje Yönetimi Verimliliğine Katkısı

Teknolojik gelişmeler, proje yönetimini kökten değiştiren bir faktör olmuştur. Özellikle bulut bilişim, yapay zeka, büyük veri analitiği ve nesnelerin interneti (IoT) gibi teknolojiler, proje süreçlerini daha verimli, şeffaf ve izlenebilir hale getirmiştir.

Benim tavsiyem, proje yönetiminde teknolojik araçları aktif olarak kullanmak ve çalışanların teknoloji yetkinliklerini geliştirmektir. Örneğin, bulut tabanlı proje yönetim yazılımları, proje ekiplerinin her yerden ve her zaman projeye erişmesini ve işbirliği yapmasını sağlar.

Yapay zeka destekli proje planlama araçları, proje sürelerini kısaltır ve maliyetleri azaltır. Büyük veri analitiği, proje risklerini daha iyi tahmin etmenize ve yönetmenize yardımcı olur.

IoT sensörleri, proje sahalarındaki performansı izlemenize ve optimize etmenize olanak tanır. Unutmayın, teknolojiye yatırım yapmak, projenin rekabet gücünü artırır ve başarı şansını yükseltir.

Proje Yönetiminde Kullanılabilecek Teknolojik Araçlar

Proje yönetiminde kullanılabilecek birçok teknolojik araç mevcuttur. Bunlardan bazıları şunlardır:* Bulut Tabanlı Proje Yönetim Yazılımları: Asana, Trello, Jira gibi yazılımlar, proje ekiplerinin işbirliği yapmasını ve projeyi yönetmesini kolaylaştırır.

* Yapay Zeka Destekli Proje Planlama Araçları: Planview, Celonis gibi araçlar, proje planlamasını optimize eder ve riskleri azaltır. * Büyük Veri Analitiği Araçları: Tableau, Power BI gibi araçlar, proje verilerini analiz etmenize ve karar vermenize yardımcı olur.

* IoT Sensörleri: İnşaat sahalarındaki sıcaklık, nem, titreşim gibi verileri toplayarak performansı izlemenizi ve optimize etmenizi sağlar.

Yapay Zekanın Proje Yönetimine Sağladığı Faydalar

Yapay zeka, proje yönetimine birçok fayda sağlamaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:* Proje Planlamasını Optimize Etme: Yapay zeka, proje verilerini analiz ederek en uygun proje planını oluşturabilir.

* Riskleri Tahmin Etme: Yapay zeka, geçmiş projelerdeki verileri analiz ederek gelecekteki riskleri tahmin edebilir. * Kaynakları Yönetme: Yapay zeka, kaynakların en verimli şekilde kullanılmasını sağlayabilir.

* İletişimi Geliştirme: Yapay zeka, proje ekipleri arasındaki iletişimi kolaylaştırabilir.

Sürdürülebilirlik ve Yeşil Projelerin Yükselişi

Sürdürülebilirlik ve yeşil projeler, son yıllarda giderek daha fazla önem kazanmaktadır. İklim değişikliği, doğal kaynakların tükenmesi ve çevre kirliliği gibi sorunlar, şirketleri ve hükümetleri sürdürülebilir çözümler aramaya yöneltmektedir.

Proje yöneticileri, sürdürülebilirlik ilkelerini proje süreçlerine entegre etmeli ve yeşil projeleri desteklemelidir. Benim tavsiyem, enerji verimli malzemeler kullanmak, atık üretimini azaltmak, yenilenebilir enerji kaynaklarını tercih etmek ve çevresel etkileri en aza indirmek için çalışmalar yapmaktır.

Ayrıca, paydaşların sürdürülebilirlik beklentilerini karşılamak ve projelerin çevresel performansını şeffaf bir şekilde raporlamak da önemlidir. Unutmayın, sürdürülebilirlik sadece çevreyi korumakla kalmaz, aynı zamanda maliyetleri azaltır, rekabet gücünü artırır ve marka itibarını güçlendirir.

Sürdürülebilir Proje Yönetimi İlkeleri

Sürdürülebilir proje yönetimi ilkeleri şunlardır:* Çevresel Etkileri En Aza İndirme: Proje süreçlerinde çevresel etkileri en aza indirmek için çalışmalar yapmak.

* Sosyal Sorumluluğu Gözetme: Projenin sosyal etkilerini dikkate almak ve paydaşların haklarını korumak. * Ekonomik Verimliliği Artırma: Projenin ekonomik verimliliğini artırmak için kaynakları verimli kullanmak.

* Paydaş Katılımını Sağlama: Paydaşların projeye katılımını sağlamak ve beklentilerini karşılamak.

Türkiye’deki Yeşil Proje Teşvikleri

Türkiye’de yeşil projeleri teşvik etmek amacıyla birçok teşvik programı bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:* Yenilenebilir Enerji Destekleme Mekanizması (YEKDEM): Yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üreten projelere destek sağlar.

* Enerji Verimliliği Destekleri: Enerji verimliliğini artıran projelere destek sağlar. * Çevre Dostu Yatırımlara Vergi İndirimleri: Çevre dostu yatırımlar yapan şirketlere vergi indirimleri sağlar.

Umarım bu bilgiler, proje yöneticisi olarak ekonomik trendleri anlamanıza ve projelerinizi başarıyla yönetmenize yardımcı olur. Proje yönetimi dünyası sürekli değişiyor ve bu değişikliklere ayak uydurmak başarının anahtarı.

Ekonomik trendleri anlamak, riskleri öngörmek ve fırsatları değerlendirmek, projelerinizi başarıya ulaştırmanıza yardımcı olacaktır. Unutmayın, bilgi güçtür ve sürekli öğrenmek ve gelişmek, rekabette öne geçmenizi sağlayacaktır.

Bu bilgilerle donanmış olarak, projelerinizi güvenle yönetebilir ve başarıya ulaşabilirsiniz.

Sonuç

Proje yönetimi dünyası sürekli değişiyor ve bu değişikliklere ayak uydurmak başarının anahtarı. Ekonomik trendleri anlamak, riskleri öngörmek ve fırsatları değerlendirmek, projelerinizi başarıya ulaştırmanıza yardımcı olacaktır. Unutmayın, bilgi güçtür ve sürekli öğrenmek ve gelişmek, rekabette öne geçmenizi sağlayacaktır. Bu bilgilerle donanmış olarak, projelerinizi güvenle yönetebilir ve başarıya ulaşabilirsiniz.

İşe Yarar Bilgiler

1. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz kararlarını düzenli olarak takip edin.

2. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) enflasyon verilerini yakından inceleyin.

3. Ticaret Bakanlığı’nın ihracat ve ithalat verilerini analiz ederek tedarik zinciri risklerini değerlendirin.

4. İstanbul Sanayi Odası (İSO) ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) gibi kuruluşların yayınladığı ekonomik raporları okuyun.

5. Bloomberg HT, CNN Türk gibi ekonomi kanallarını ve gazetelerin ekonomi sayfalarını takip ederek güncel gelişmeleri öğrenin.

Önemli Çıkarımlar

Döviz kurlarındaki dalgalanmaların bütçenizi nasıl etkileyebileceğini anlayın ve hedge etme stratejileri geliştirin.

Enflasyonun maliyetleri artırabileceğini ve satın alma gücünü azaltabileceğini unutmayın ve enflasyona endeksli sözleşmeler yapın.

Faiz oranlarındaki değişikliklerin finansman maliyetinizi nasıl etkileyebileceğini değerlendirin ve sabit faizli kredi veya swap gibi araçlar kullanın.

Tedarik zinciri sorunlarının gecikmelere ve maliyet artışlarına neden olabileceğini bilin ve çoklu tedarikçi stratejisi uygulayın.

Teknolojik gelişmelerin verimliliği artırabileceğini fark edin ve proje yönetiminde yapay zeka ve bulut tabanlı yazılımları kullanın.

Sıkça Sorulan Sorular (FAQ) 📖

S: Proje bütçesini ekonomik dalgalanmalardan nasıl koruyabilirim?

C: Enflasyon oranlarını yakından takip edin ve bütçenize potansiyel maliyet artışlarını yansıtın. Sabit fiyatlı sözleşmeler yapmaya çalışın veya tedarikçilerle pazarlık yaparken esneklik payı bırakın.
Ayrıca, döviz kurlarındaki dalgalanmaları hesaba katmak için riskten korunma stratejileri kullanabilirsiniz. Benim deneyimime göre, beklenmedik durumlara karşı bir miktar nakit rezervi tutmak her zaman akıllıca bir seçim olmuştur.
Geçen sene, bir projemizde beklenmedik bir kur artışı yüzünden neredeyse batıyorduk, neyse ki önceden ayırdığımız ufak bir bütçe sayesinde bu durumu atlatmayı başardık.

S: Faiz oranlarındaki değişiklikler projelerimi nasıl etkiler?

C: Yüksek faiz oranları, proje finansmanını daha pahalı hale getirir ve yatırım getirisini azaltabilir. Eğer projeniz için kredi almanız gerekiyorsa, faiz oranlarındaki artışlar bütçenizi zorlayabilir.
Bu nedenle, faiz oranlarını yakından izleyin ve finansman seçeneklerinizi buna göre değerlendirin. Ayrıca, alternatif finansman yöntemlerini (örneğin, leasing veya hibe) değerlendirebilirsiniz.
Ben şahsen, bir keresinde düşük faizli bir kredi bulmak için birkaç farklı bankayla görüştüm ve sonunda projemizi kurtaran bir anlaşma yaptım.

S: Küresel tedarik zinciri sorunları projelerimi nasıl etkileyebilir?

C: Küresel tedarik zinciri sorunları, malzeme ve ekipman tedarikini geciktirebilir, maliyetleri artırabilir ve proje zaman çizelgelerini etkileyebilir. Bu sorunlara karşı önlem almak için, alternatif tedarikçiler belirleyin, stok seviyelerinizi optimize edin ve tedarik zinciri süreçlerinizi dijitalleştirerek daha şeffaf hale getirin.
Ayrıca, tedarikçilerinizle yakın iletişimde kalın ve potansiyel sorunları erken tespit etmeye çalışın. Benim başıma gelen bir olayda, ana tedarikçimiz iflas etti ve projemiz neredeyse durma noktasına geldi.
Neyse ki, önceden alternatif tedarikçilerle görüşmüştük ve hızlıca çözüm bulabildik.